Self and General Criticism

    Düşünüyorumda yazmayalı uzun zaman olmuş... Yalnış anlaşılmasın birşeyler bitti deyip gerçekten bittiği için değil nedense herşey yazımda bitti.Belki de yazmaya  değer birşeyler olmadı. Gerçekten bilemiyorum.Aslında hep yazmak istedim ama diğer yanım buna hep engel oldu.Nedeni belli kendime ihanet ediyor olmam tabiki ! Kendimi yeni bir dil öğreniyormuş gibi hissediyorum.İlk önce herşey çok nettir.Sonra biraz daha zorlaşır ve o dilde geliştikçe aslında birçok şeyin bildiğinizden çok farklı olduğunu anlarsınız.İşte o anda herşey karışır. Daha önce anladığınızı bildiğinizi sandığınız şeyi bile düşünmek istemezsiniz.Çünkü bilirsiniz bu yorucudur.Hatta belki sıkıcı.... 
   Düşünüyorum...Sevgi , aşk, güzellik,çirkinlik,hayat,sıkıntılar,mutlu olduğumuz anlar, arkadaşlık,sağlık ve  en önemlisi mutluluk! Bütün bunlar bize ne ifade ediyor? Ne ifade etmeli? Hepsini geçiyorum düşünmek istemiyorum çünkü belkide yüzlerce tanımı olan ve artık anlaşılmış öğrenilmiş bütün bu kelimeler beynimde büyük karmaşalar yaratıyor.
  Kıskançlık ; birinin parasını , diğerinin güzelliğini, diğerinin mevkisini,diğerinin karakterini,ötekinin başarısını...Say say bitmezki kıskanacak o kadar şey varki ! Ama insan en çok yakınındakileri kıskanıyor.Kıskanılacak yüz binlerce insan dururken tüm dikkatini çevresindeki  en yakın insanlara veriyor ve onları kıskanıyor.
   Sıradanlık benim en nefret ettiğim şeydir.Ama malesef sıradışı hiçbiryanım yok.Ne güzelliğim, ne de kişiliğim...Hepsi çok sıradan.Sanırım sıradan insanlar hayata bir sıfır yenik başlıyor.
   Eskiden dışınız güzel olsun olmasın kalbi önemlidir insanın derlerdi ?! Pardon ???
Şimdi ise insanın içi o kadar da önemli değil.Mühim olan güzelliği, giyimi, parası, havası...
Aksini söyleyende yalan söylüyor.Dünyada bir çok güzel bir çok da çirkin insan var.Çirkin olanların suçu ne ?! Ya da güzel olanların ayrıcalığı ne ? Bilemiyorum.Ben hangi gruba giriyorum  onu da bilmiyorum.Ama genetiğimin çok güzel olmadığını da söyleyebilirim.En azından çok farklı değil.Sıradan...
   Neden mi farklı olmak istiyorum. Farklı olmak iyi hissettiriyor.Güzel olmak ve ilgi görmek. Aslında mağaza da çalışan işçi  bir adamın bana  göstereceği ilginin ya da okuldaki öğrencilerden birinin bana göstereceği ilginin bana hayrı ne ??? Çokta fifi derler ya  ama  işte bir toplumda değer görmek artık güzel olmaya bağlı.Ya da en azından bizim toplumda böyle.
  Ruhumun kutsanmış ruhlardan olduğuna inanıyorum ama bedenim tam aksi...Neden bu özel olma arzusu? Neden bu üstün olma arzusu ? Bu da egonun bir parçası mı ?Araştırmalarıma dayanarak bundan önceki hayatımda tam bir egoist olduğumu ve bu dünyayada egomdan kurtulmak için geldiğimi söyleyebilirim.Ama nasıl? Çirkin hissederek mi? Yoksa kendimi aşşağılayarak mı ? 
   Başka birini eleştirmek  aşşağılamak çok kolay ama en kötüsü ve en zoru kendini aşşağılamak, kendini küçümsemek...Birine bakarız bu güzel bu çirkin deriz vs vs
Ama aynaya baktığımızda neden hep kendimizi beğeniriz.Çirkin bile olsak neden dünyanın en güzel insanı gibi hissetmek isteriz?
   İnsanlar neden kendilerini övmek isterler.Evet biri sizi övse ister istemez  memnun olursunuz.Gururunuz okşanır ama siz kendizi övünce ne oluyor?  Karşıdaki sıkılıyor.Kendinizi anlattığınız an karşıdaki insanda sizi dinlemeye karşı bir isteksizlik oluşuyor ister istemez.İnsan gerçekten az ve öz konuşmalı.Eskiden çok konuşan insanlara özenirdim.Ne kadar sosyaller falan diyerek hayranlıkla izlerdim.Şimdi anlıyorum ki o konuşmaların % 90 'ı boş, anlamsız cümlelerle dolu.
   Aslında ben susan insanları sevmem çünkü ben az konuşurum . Biriyle vakit geçirirken o insanında susması ortamda gerilime sebep olur.O insan konuşsun bende dinliyormuş gibi yaparım.Arada katılırım falan.Peki yokmu beni yürekten dinleyecek biri? Kalbimden geçenleri ,itiraflarımı , ruhumu dinleyecek biri ??? Benim için önemli olan birşey bir başkası için önemli değil işte bu sebepten başkalarını dinlemek sıkıcıdır.Çok sevdiğin bir insan bile olsa bir süreden sonra sıkıyor.Eee tabi hazır söz açılmışken sevgiden de  bahsetmek isterim.
Sevdiğimizi sandığımız insanları gerçekten  seviyor muyuz? Bu konuda ne kadar dürüstüz? Yoksa rol mu yapıyoruz? Ya da seviyor gibi görünmeye mecbur muyuz? Sırf çıkarlarımız için... Bu illa maddi olmak zorunda değil.Yalnız kalmamak için insanlara katlanıyoruz.
  Bunları yazarken dürüst olmak istiyorum.En azından burada dürüst olmak istiyorum. Kalbimden ya da bilmiyorum nerden  geliyorsa , hislerimi açıkça söylemek istiyorum. Benden daha başarılı olmasını istediğim hiç kimse yok.Evet bu kötülükse ben kötüyüm.Ya da benden daha güzel  daha gösterişli olmasını istediğim hiç kimse yok.Bilemiyorum sanırım bende ki egonun ta kendisi.Bunun farkındayım ama birşey yapamıyorum.
  Bu dünyada konuşurken huzurlu hissettiğim 2 kişi var. Biri annem diğeri de o... O kendini övsede  egoistlik yapsada şımarsada büyük bir  zevkle dinliyorum.Hatta daha fazlasını istiyorum.Bunu bana yaptıran geçici olduğu söylenen aşk mı yoksa kalpten gelen kalıcı bir sevgi mi ? Bunları düşündükçe kalbim sıkışıyor.Evet ilerde anlarsın diyen bir iç ses ardından bana herşeyi unut düşünme diyor.
   Çok sıkıldım gerçekten çok çok sıkıldım.Kızlara katlanamıyorum.Başları ağrır, mideleri bulanır, yorulurlar, nazlanırlar, şımarıklar vs vs Erkeklere katlanamıyorum; ağızlarının suyu her an akmaya hazır ama karalamaya gelince de bir numaralar.Diğer yandan sanıldığından daha salaklar ve çoğu egoist.İki  gruplada sohbetim limitli.Kızlardan sıkılıyorum hep nazlılık havası ya hepsinde var bu. Tanrım yoksa ben kız değilmiyim diyorum kendime.Ya ben acıdan ölsem çok nadir söylerim ki genelde o moddayken kimseyle görüşmem.
  Ya bilmiyorum işte herkes bir olmak zorunda değil ya da bende sorun var.Kendimi bu topluma ait hissetmiyorum hissetmeyeceğim... Bana aşmış insanlar  gerek bazı şeyleri farketmiş ve aşmış insanlar... Vaktini boş işlerle harcamayan  , çene yapmak yerine kitap okuyan,belki film izleyen, spor yapan, sanatla ilgili vs vs Ama ben bile bunların çoğunu yapamazken toplumdan bekleyemem değil mi ? 
   Neden yaşıyoruz ? Neden bu  hayattayız? Herşeyin bir nedeni olmalı? Boş boş oturmaya gelmedik değil mi ? Birşeyler yapmam gerek gerçekten.Böyle baya güzel bir iyilik ?! Ya da ne biliyim faydalı güzel birşey.Mühim olan bozuk olan bir şeyi düzeltebilmektir.Off ne diyorum ben :(
  Çok yorgunum hemde çok... Beynim , bedenim, ruhum...İnsanları sevemiyorum, yürekten kalpten sevemiyorum.Yüzeysel anlık yaşıyorum insanlarla.Aslında buna bizi zorlayan hayat biliyorum her dönemde hayatınıza birileri girer ve o dönem bitincede ister istemez giderler. Belki de onlardan alamıyorum sevgiyi işte bu yüzden de  veremiyorum onlara sevgi.
  Emekli olduğumda küçük sevimli bir ev içinde bir sürü kitap ,şömine , kahvem ve atıştırmalıklarım olsun. Belki bir de kedi :) Çok klasik oldu ama sonra değme keyfime.

Way Back into Love

O gün herşeyin bittiğini düşünmüştüm.Çünkü onu silmediğim yer kalmadı.Kalbimden de silinmişti.Çünkü aldatıldığımı ya da ne kadar kolay aldatılabileceğimi görmüş oldum.Aslında buna şaşırıyor olmam da komikti.Bilemiyorum bu konu benim için daima net olmayan bir alan.Bir yanım onun asla böyle bir şey yapmayacağını düşünürken diğer yanım yapmayacağını düşünmenin ne kadar aptalca olduğunu dile getiriyordu.İşte o gün kendimden çok emindim.Ve aksini bizzat gördüm.Her neyse günler yapayalnız geçti.Bu konu hakkında düşünmek dahi istemiyordum.Sonra aniden telefonum çaldı.Gizli numara belki 5  belkide 10 çağrı.En sonunda açmaya karar verdim.Canlı bir sesle ''Alo kimsiniz?'' dedim. Onun sesiydi kısık ve ağlıyordu sanki. ''Benim bitanem'' dedi.Aslında tam onunla konuşmak istediğim ruh halindeydi. Duygusal ve ağlıyordu.Bir yanım onu sözlerimle deli gibi kucaklamak diğer yanım ise silip atmayı istiyordu.Ne yapacağımı bilemeyerek suratına telefonu kapattım.Kararlıydım.Artık onunla bütün bağlarımı koparmak istiyordum.Herşey olabilirdi ama aldatılmak? Tam anlamıyla aldatma sayılmasa bile bilemiyorum kalbim yerinden çıkacaktı.Çok kırılmıştım.Bir kaç hafta sonra ailemin yanına gittim.Orda huzur bulmak istiyordum.Onların yanında olmak yalnızlık hissini azaltıyordu.Bir gece tam yatmaya karar verdiğim anda telefonuma skype adresimden mesaj geldi.Skype adresimi açık unutmuştum. ''Gerçekten online mısın ? ordamısın ? huhu ? '' gibi tatlı ve yaramaz bir ifadeyle. Ben tabi sinirlendim.Nasıl olur ben onu silmiştim engellemiştim.O da bana beni silmediğini online görünce yazmak istediğini söyledi.O bana tatlı tatlı sorular soruyordu bense sert ve kaba cevaplar veriyordum.Sananeli falan :p O da ''hanımefendi görmeyeli çok terbiyesiz olmuşsunuz'' fln diyordu gülümseyerek.Tabi ben buna hakaretler etmeye başladım.Beni salak yerine koyduğunu bir sürü insanı aldattığını ve beni neden almayacağını söyledim.O da bana ''C....e  ben bir çok kişiden aldatacak konuma geldiğimde ayrıldım'' dedi.O kadar sakin o kadar serin kanlı cevaplar veriyordu ki karşısında sinirlenmek dünyanın en zor işi.Ben tabi agrasif cevaplara devam ettim.O da bana şunu söyledi tabi haklıydı '' Seninkisi seni kerhane de gördüm demekle aynısı. Sonuçta sende ordaydın dedi.'' Bende ''evet ama ben hiç kimseyle o tür bir sohbet etmedim.Ayrıca bayanlarla konuşuyordum'' dedim.Eğer ben senin yaptığın gibi bir erkekle sohbet etsem sen sinirlenmezmisin dedim?  O da haklısın gerçekten çok sarhoştum o anda ne yazdığımı hatırlamıyorum bile dedi. Sonra '' ben artık söz veriyorum seni rahatsız etmeyeceğim.Bilmiyorum birgün beni arar mısın ? Ama seni hep bekleyeceğim'' dedi.Ben onu seviyorum.Hatta aşığım.Onsuz dünyam renksiz. Ama o kalbime ve dünyama girdiğinden beri dünyam rengarenk oldu.Onun gözlerinin ışığıyla dünyam aydınlandı.Sanki hep vardı.Onu hep bekledim.Hayatım boyunca onun geleceğini biliyordum.Ve bir gün yeniden başlasam şarkısını söylerken karşıma çıktı.Hiç beklemediğim bir anda.Onu böyle basit bir konu yüzünden kaybetmek istemiyordum.Ayrıca haklıydı bende ordaydım.O benimle bir hafta boyunca görüşmek istedi.Ama hep ben reddettim.Sanırım benim yüzümden oldu.Bende ona şunları yazdım ; '' Ben seni bu kadar kolay kaybetmek istemiyorum sen benim için çok değerlisin.Sende benim yerimde olsan sende sinirlenirdin dedim.O da '' Çok haklısın gerçekten çok özür dilerim bende senin yerinde olsam aynı tepkiyi verirdim bir daha böyle bir şey olmayacak '' dedi.Böylece barışmış olduk.Sonra onunla görüşme yaptık.Ve aslında onu ne kadar çok özlediğimi farkettim.O da aynı şeyleri hissediyor ve dile getiriyordu.Kısacası bu insanı hayatımdan çıkarmak benim için çok zor.O çok değerli bir insan ve ben onu kaybetmek istemiyorum.Onu çok seviyorum.O benim Adonisimmm <3

The End

    Şu an şoktayım belkide son sözlerim olacak...Son yazım olacak çünkü onu artık görmek duymak istemiyorum.Ondan bahsetmek istemiyorum.Onu unutmak istiyorum.Onu çok seviyorum.Ama sözleri beni çok  yaraladı.Ben onu hayal ederken onu özlerken onu düşünürken onun yaptığı şey...
   Girmiş chat sitesine kız avlıyor vay be ... Benim orda olmam mucizeydi.Yazıklar olsun ki beni benimle aldattı.Neymiş 2 -3 yıl sonra sevgili sıkıyormuş falan filan .Allahın öküzü ...

1 GÜN SONRA

   İlk anki hislerimi kısaca belirttikten sonra sakinleşmeyi bekledim.Ben onun için bu blogu açmıştım.Sanırım bu onun hakkındaki son yazım olacak belkide.Bilemiyorum gerçekten ne yapmam gerek ... Ne hissetmem gerek hiç birini bilmiyorum.Bir yandan mutluyum çünkü Allah gerçekleri bana gösterdi.Birebir olarak hemde...
  Diğer yandan çok incindim çok kırıldım ama hissetmiyorum.Hislerim alınmış gibi.Bir gülüyorum bir ağlıyorum !!! Salak gibi birşey oldum.Beni nasıl yaptıysa o da aynı olsun inş.Allah'tan ona vicdan azabı ve kaybetme hissini yaşatmasını istiyorum.Onu hala seviyormuyum bilmiyorum ama ondan soğudum bu kesin.Sevsemde
artık birşey değişmez.Çünkü hassas olduğum tek konuda beni yıktı geçti.Kalbimi paramparça yaptı.Hala şoktayım sanki bir rüya gibi... Kendimden bile beklerdim ama onu çok masum zannediyordum.Tek kelimeyle hayal kırıklığı...
  İlerde hatırlamam gerekecek biliyorum ve unutmamak için hepsini tek tek yazacağım.İlerde olurda onu affedersem tekrar tekrar okuyup vazgeçmek için...
   Sınavlarım vardı sonrada  annem geldi.Neredeyse bütün bir hafta onunla tek kelime konuşmadık.Biliyorum onunla ilgilenemedim ama her ilgilenemediğim anda aldatılacaksam yapayalnız kalmayı tercih ederim.
1 hafta ya Allah'ın pisliği...Birde beyefendi işten geliyormuşta yorgunmuşta iş çıkışı çekilmez oluyormuşta o sebeple beni aramıyormuşta falan da filan !!! Canın cehenneme pislik...
   Hayır birde o kadar insan varki çevremde özellikle bu aralar ama ben hepsini reddettim.Sadece ona bağlandım.Sadece onu sevdim. Gerçekten hayal kırıklığı bütün bunlar...
    Her neyse bütten 1 sınavım vardı.Bütün gün mitoloji çalıştım.Sıkılmıştım.Ve chat sitesinde boş boş sohbet ederek belki kafam dağılır diye düşünmüştüm.Aslında düşünüyorumda insan rahatlamak için kimi arar sevgilisini ama ben ne yapıyorum chat sitesinde gereksiz insanlarla konşuyorum.Ama neden beyefendi çekilmez oluyormuş.Falan filan. Lan bırak ona ben karar veriyim.Madem çekilmezsin seni kendinle başbaşa bırakmak en büyük ceza olacaktır.
  Neyse bir kızla sohbet ediyordum.Aşk ve mantıktan bahsediyorduk.Ben aşkı savunuyordum.Ve sevdiğim insana güvendiğimi sadece beni aldatırsa soğurum ve herşey biter diyordum.Allah kahretsin bu kadar mı denk gelir.Baktım handsome-blueeys-drinking  hahaha nicke bakarmısın!!! Bu benim diyor bildiğin ya gözüme sokarcasına...
   Önce olamaz dedim o değildir dedim olsa bile önemli olan neler yazdığıydı.Neymişim balık etli miymişim yoksa daha fazlası mı ? Soruya bakarmısın öküzzzzzzz...
  Sen ? dedim. Emin olmak istedim.Ama kendini tarif etti birebir herşeyi aynı :( Elim ayağım titredi.Olamazdı chat yapabilirdi ama bu şekilde olmamalıydı.
   Kendimi tarif etmemi istedi.Farklı şekilde tanıttım.Otelde çalışıyorum falan dedim.Bende bodruma yada antalyaya gitmeyi düşünüyorum.Gelirsem sana haber veririm falan dedi.(Benimle bir kez olsun buluşmamış olan insan başka bir kadınla görüşmek için Antalyaya gidecekmiş yazıklar olsun )
   Tipin hoşmuş falan diyince hemen egosu tavan yaptı şımardı.(Senin ruhun pis be tipin hoş olsa ne yazar.)
Sende fena değilsin falan demeye başladı.
   Evlimisin dedim ''evliyim buraya kuma aramaya geliyorum '' dedi.Dalga geçiyor birde utanmadan rezil.
Kadınların sevgiliyken ilk zamanlar naz yaptığında falan tatlı olduğunu ama 2*3 yıl geçince katlanılmaz olduğunu söyledi.Özellikle sevgili tripleri hiç çekilmiyormuş.Taşlar hep bana ...
Kendisi zoru sevmezmiş.Bu beni istemiyorsa ben hiç istemem diyormuş falan da filan.
Kendisi 4 yıl bekleyip evlendikten sonra sevişecek bir adam değilmiş.Bekleyemezmiş.(Bana masum görünen ben avlayacağımı avladım gerisi boş diyen adama bakarmısınızz.Gerçekten de çok değişmiş ayyy masum bebeğimmm kıyamam.)
   Özellikle sevdiği konuları açtım.Sevdiği gibi konuştum.Egosunu şişirdim ki dökülsün bir de içiyor malum.Çenesi düşük ... Konuştu konuştu konuştu her kelimesinde ayrı bir acı ayrı bir üzüntü vardı benim için.Anladım ki bu hayatta değmezmiş hiç kimse için .Sevmeyeceksin değer vermeyeceksin.Bana en başından diyordu aslında ben seni kırarım.Ben pis adamım falan.Sözünde de durdu.Onu başta dinlemeliydim.Ben masum değil salakmışım.Kendime bile güvenmiyorum artık.Ben boşu boşuna kendimi üzmüşüm parçalamışım.İyiki ama iyiki onunla buluşamadım.Ya ben ona kıymayıp kontürlerimi harcıyorum.Buluşmak için taaa onun şehrine gidecekmişim.Otel parasının da yarısını verecekmişim.Lan pislik  oraya gidebilmem için benim aylarca aç kalmam gerek.Diyorum madem para harcıyoruz İzmire falan gidelim.Sonuçta aynı para.Ne desin beyefendi delimiymişm yol parası varmış.Lan sen izmire çok yakınsın.Ben cehennemin dibinden senin için gelecem sen izmire mi gelemiyorsun? Yazıklar olsun birkez daha.Ne olursa olsun hiç kimse için maddi manevi ödün vermemem gerektiğini öğrendim.Bana bunları öğrettiği için aslında ona teşekkür bile etmem gerekebilir.
    Neyse beyefendi birde utanmadan birasını tazelemeye gitti.Bende beklerim dedim.Askere gitsem beklicen mi dedi .Bende yok canım o kadar da değil dedim.Vay be sen elin kızlarıyla böyle fingirdeş :p (Adam beni benle aldatıyor vay be )
    Onun böyle olacağını böyle birşey yapacağını hiç düşünmemiştim gerçekten.Bilemiyorum ne söylenir ? ne söylemem gerekir ? ne yapmam gerekir ? hiç bilmiyorum.
Beni çok merak etmişte.Ben etmemiş miyim acaba? falan.(Gerçekten çok ettim emin olabilirsin pislik.)
Haaa  bu arada birasını tazelerken sohbetim çok hoşuna gitmiş.Tutmuş beni bunları söyledi.Birde benim için
1 saat geç uyuyacakmış.Çekilmez ve yorgun olduğu için sevgilisini aramayan adama bakar mısınız? Elalemin kızı için 1 saat geç uyuyacakmış.Bende zavallım çalışıyor yorgun diye acıyorum. Ayrıca Öküz tabi sohbetimi beğenirsin çünkü seni seven insanla konşuyorsun. Gerizekalı beyinsiz.Ben olsam çoktan çözmüştüm.O kadar hal hareketim konşmam herşeyim aynı.Beni tanımayacak kadar öküzsen ben ne yapabilirim ki.Ayrıca bağlantım gittiğinde özür diledim.Sonra bana her zaman dediği gibi böyle saçma şeyler için özür dilemeyin be kızım.Hep bunu yapıyorsunuz. Beni hatırladı tabi.Ama beyinsiz özür dileyen kişinin ben olacağımı bile düşünmekten aciz.Yeter artık bunu sürdürmeyeceksin değil mi  ? dedi.Şaşırdım.Herhalde beni tanıdı dedim :)
Panik olmuştum. Neyi? dedim. Birbirimiz görme olayını mı dedim ? HAAA Aferim alkışşlıyorum seni dedi.Her zaman bana söylediği gibi. (Az sonra da ben seni alkışlayacağım bekle sen dedim içimden )
Beni çok mu merak ettin ? dedim. Ya evet dedi.Ne kadar merak ettin dedim.Öyle ya ettimle falan olmaz dedim.Bilmem lazım ne kadar çok ettiğini dedim.O da gerçekten çok merak ettim dedi.Yani benden skype adresimi mi istiyorsun ? dedim.Ha evet onu dedi dalga geçerek.Bende :
  Sana adresimi vermicem.Çünkü zaten sende adresim var. Ama mümkünse o adresi silmeni istiyorum dedim.
Yaklaşık 1 dakika sonra : TMM JEYMS DEDİ.
Bütün alkışlar senin için Errrrrr....




   Hayatta her olumsuzluk bize beraberinde bir deneyim getirir.Başıma gelen her olumsuz olayda olduğu gibi
elbette üzüldüm sinirlendim moralim yerle bir oldu belkide ama yeni şeyler de öğrendim.
  Ne yapıyormuşuz kimseye güvenmiyormuşuz.Kimseye inanmıyormuşuz.Aşktan ölsekte belli etmiyormuşuz.İnsanlar değmezmiş.Kendine bile güvenmeyecekmişsin.Ama erkeklere hiç mi hiç güvenmeyeceksin.Çünkü hepsinin ana maddesi odun.Ruhları pislik içinde.Hiçbiri sevginin ne demek olduğunu bağlanmanın ne demek olduğunu aşkın ne demek olduğunu ve bütün bunların değerini bilmeden yaşıyor. Öğrenmeye de çalışmıyorlar.Karşındaki insana gerektiği kadar değer verecekmişsin.Fazlasını değil.Aslında verdiğin her değer o insanın biyerini kaldırıyor.
  Şuna üzülüyorum ben o insanı başka biyerimle değil bütün kalbimle sevdim.Benimsedim. Bana ait olduğunu düşündüm.Gözümde bütün pisliklerden arınmış bir melek kadar saf ve temizdi.Ama anladım ki insanlar değişemez huylu da huyundan vazgeçmez.Önceden yaptığı gibi aldattığı kızlar gibi beni de aldatacaktı.Ama
Allah nasip etmedi işte.Öküz beni benle aldattı.Ben Allaha inandım inanıyorum ve hep inanacağım.Allah'ım böyle nasip etmez işte.Beni salak yerine düşüremedin .Çünkü Allah buna izin vermedi.Allahım sana binlerce kez şükürler olsun.Sana inanan kullarını sen yarı yolda bırakmazsın yüce Allahım.
   Errr... sergilediğin üstün başarıdan dolayı seni kutlarım.Alkışlar sana gelsin...

                                                          My Adonis

Beyimiz işe başladı :)Duyduğumda çok şaşırdım.Aslında bir yandan çok sevinmiştim.Diğer yandan endişeliydim.Çünkü tahmin edebiliyordum neler olacağını.İşe başlarsa onu daha az görecektim :( sesini daha az duyacaktım.Biliyorum çünkü benim aşkım uykucu( benden beter :p ). Sonra işi sayesinde parası olacak ve bir süre sonra evlenmek isteyecek. Ama bana en az 4 yıl daha gerekli.Onu çok seviyorum.Ve elimde olsa şu an onunla çok uzaklara gidip başbaşa yaşamak isterdim.Sadece ikimiz olalım isterdim.Başka hiç bir sorumluluk olmadan aşkımızı yaşalım isterdim.Ama gerçek hayat malesef öyle değil.Benimde bazı sorumluluklarım var aileme karşı.Önce okulu bitirip işimi elime almalıyım.Ardından onları rahat ettirmeliyim.İşte o günden sonra ben huzurla sevebilirim onu. Hiçbirşeyden korkmadan özgürce.Ama bunu ona anlatmam biraz zor. Yine de kendiside okumamı ve çalışmamı istiyor.Gerçi bana ''benim gelirim şu sen ister çalış ister çalışma yavrucum benim için sorun yok diyor :D '' Ama bende evde oturmak için bu zor bölümü okumuyorum.Tabi ben hedeflerim var evde oturamam dedikçe onun hoşuna gidiyor.İlk olarak çalışan idealist kadın modeli hoşuna gidiyor olmalı :p  diğer yandan yanındaysam sırf onu sevdiğim için yanında olmamı istiyor. Yani ona maddi anlamda mahkum olduğum için değil.Çalışırsam ona muhtaç olmam Allah'ın izniyle.Ve eğer yanında kalıyorsam bu onu sevdiğim içindir.Allah'ım bu tatlı şeyi benim için yarattın  biliyorum :) Onu çok seviyorum. Birde  bunları telefonda konuştuktan sonra mesaj attı. ''Biliyorum sen benim karım olacaksın hissediyorum ''  dedi :)
Bende ''evet senin karın olacam ve bunu seni ilk gördüğüm andan beri biliyorum'' dedim.Öyleydi de onu gördüğüm o ilk  anda çarpıldım.Hiçbir tarifi olmayan bu durumun en güzel yanı ilk defa gördüğünüz o insanı sanki yıllardır tanıyormuş gibi hissetmenizdir.O oydu.Yıllardır beklediğim adamdı.Ve biliyorum inş o benim eşim olacak.Ailem dışında tanıdığım ve hayatıma girmiş en değerli insan.Her anlamda kişilik davranış diğer yandan dış görünüşü o benimmm işte dedirten şey.Gözleri teni dudağı sanki yıllarca beynimde tasarladığım çizdiğim resim canlanmış ve karşıma çıkmış.Hadi tamam dış görünüş öyle de kişiliği de mi böyle olur ya.Normalde az konuşan cool görünen ama  an geldiğinde de o kocaman kalbini açtığında sıcak gülüşü olan samimi ve susturulması mümkün olmayan tatlı varlık.Susmasını istiyor muyum ? Asla ... Her defasında da büyük bir zevkle dinliyorum.Ya adam sarhoşken bile bu kadar mantıklı bu kadar özenli konuşabilir mi ? Off tanrım biliyorum.Benimdi benim ve hep benim olacak.
Belki yüzlerce kızla çıktı.Beraber oldu.Ama hiçbirine ruhunu kalbini açmadı.Açamazdı çünkü anahtarı bende hahahah :p

I follow U !!!

Aklımdan çıkmıyorsun
Çıkaramıyorum
Dersime odaklanmam gerek
Sadece dersime...
Ama benim aklım sende
Düşünemiyorum senden başka
Birşey girmiyor beynime
Sana dokunmak istiyorum
Seni hissetmek
Kokunu içime çekmek
Hiç koklamadığım halde
Biliyorum seviyorum seveceğim...
Pamuk tenine dokunmak istiyorum.
Öpücüklerimle imza atmak istiyorum
O güzel  beyaz tenine.
Bu adam benim dercesine...

AŞK

                                                       

                                       BU AŞK

                                      BU AŞK ;

                            BÜYÜK  AŞK ...

                  İLK AŞK ,

                           AMA SON DEĞİL ;

                                    SONSUZ AŞK.

İstanbuL

Onunla buluşmaya karar verdik.

Ocak ayında.

İstanbul'da.

Göl manzaralı bir odada.

Başbaşa aşkımızla...

Ama rüyalar gördüm.

Kötü rüyalar. 

Her biride '' sakın gitme'' diyormuşcasına kötü.

Köprüdeyim.Dar bir köprü.Karşı dağa bakıyorum. Arkasında İstanbul'un boğaz manzarası.

Diyorum ne kadar da yakın. Ama olduğum köprü sallanıyor. İstanbul'a ulaşmak için

bir çocuğun  gitme orası çökmek üzere dediği bir tünele giriyorum. Tünelin kenarlarından lağım suları boşalıyor.Son derece iğrenç ve kötü bir görüntü var. Tünel o kadar karanlık ki ileri adım atmaya korkuyorum.Yanıma bir kız geliyor ve benden su istiyor. Bende ona su şişemi veriyorum.

Bilemiyorum bu rüya ne demek istiyor. Ama İstanbul'a gitmemin o kadar da iyi bir fikir olmadığı kanatine varıyorum. Diğer yandan param da :(  yok. Ona söyleyemiyorum. Ama İstanbul'a gitmek o kadar da kolay değil.